“EVET YAVRUM..
SİZİ EKMEKSİZ BIRAKTIM.
AMA BABASIZ BIRAKMADIM”
İkinci Dünya Savaşı’nın en zorlu yılları..
1939’dan 1945’e kadar sürdü. Birleşik Krallık, Sovyetler Birliği, ABD ve
Fransa bir tarafta, Almanya, İtalya, Japonya bir taraftaydı. İnsanlık tarihinin
en kanlı savaşına 100 milyondan fazla asker katıldı. Dünya sonu nereye varacağı
belirsiz bir çılgınlığa savruldu. II. Dünya Savaşı'nda Roosevelt (ABD Başkanı)
ve Churchill (İngiltere Başbakanı), İnönü'yü savaşa sokmak için çok uğraştı.
Savaşın ne demek olduğunu en iyi bilenlerden İsmet İnönü, halkı büyük acılara
sürükleyecek bu anlamsız savaştan Türkiye’yi uzak tutmaya karar verdi.
12 Haziran 1940’da bu kararı tüm dünyaya duyurdu.
Zaten savaşın getirdiği ekonomik sıkıntı, üzerine kuraklıkla yoksul halk
zordaydı. Zeytin, ekmek, şeker gibi ürünler karneyle sınırlı dağıtılıyordu. Zor
günlerdi..
Halk çok zorlu günlerden geçti ama Türkiye savaşa girmedi.
Savaş bittiğinde dünyada çok ağır bir bilanço vardı. Fransa’da asker ve
sivil 500 bin, soykırımda Yahudilerden 80 bin kişi ölmüş, Yunanistan’ın kayıp
sayısı 300 bini, Japonya’nın ise 3 milyonu aşmış, Çin’de 20 milyona yakın insan
ölmüştü. Sovyetler Birliği ise 27 milyon civarında kayıp vermişti. Polonya
nüfusunun %17’si savaşta can verdi. Tecavüzler, nehirlere atılan, fırınlarda,
toplama kamplarında yakılan, kurşuna dizilen insanlar, şehirlere atılan atom
bombalar, çoluk çocuk demeden katledilenler de belleklerde yerini koruyor.
Türkiye bu dönemi İsmet İnönü’nün politik dehası sayesinde kazasız belasız
atlatabilen ender ülkelerden biri oldu. Hükümet belirsiz bir hayal uğruna
askerini ölüme göndermedi, ülkeyi savaşa sokmadı. Savaş bittikten sonra
Anadolu’da muhaliflerin, çocukları “Sen bizi aç bıraktın” diye bağırtması
üzerine İnönü çocuklara hitaben tarihe geçecek o sözünü söyledi:
"Evet yavrum, doğrudur.
Sizi ekmeksiz, şekersiz bıraktım,
ama babasız bırakmadım.."
… Mustafa İsmet İnönü..
24 Eylül 1884 - 25 Aralık 1973
Garp Cephesi Komutanı, Kurtuluş Savaşı kahramanı, Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın
sonucunu belirleyen Mudanya Mütarekesi’nde Türk tarafı temsilcisi, Sevr
Anlaşması ve Mondros Mütarekesi’ni geçersiz kılan, bağımsız Türkiye’nin
varlığını dünyaya kabul ettiren Lozan Antlaşması’nın mimarı, İstiklal madalyalı
asker ve siyasetçi, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk başbakanı, 2. Cumhurbaşkanı,
ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün yakın arkadaşı, “Milli Şef”, “2. Adam”,
büyük devlet adamı İsmet İnönü’yü aramızdan ayrılışının 46. yılında anıyoruz.
Saygıyla, minnetle..
Erdal NURAL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder