1919 yılı Haziran ayında Emirdağ'da halk
arasında "Yunan gavuru Emirdağ'a geliyor." söylentisi yayılınca eli
silah tutan tüm erkekler Askerlik şubesine giderek başvururlar, gönüllü olarak
silah altına alınırlar ve Kuvva-i Milliye Harekatını başlatırlar. Geride sadece
yaşlılar, bedensel engelliler, çocuklar ve Deli Battal isimli bir meczup
kalmıştır.
Deli Battal, herkesin kızdırdığı bir
delidir, kendisini kızdıran kişileri yakalayınca paçasından tutarak havaya
kaldırır, yere çarpar ve herkesi güldürür. Acıkınca bir eve giderek yağlı
katmer ve üzüm hoşafı isteyerek karnını doyurur. Balkan Savaşları ve Birinci
Dünya Savaşı zaten yoksul olan milletimizi daha da yoksullaştırmıştır.
Emirdağlı Kadınlar, yün eğirir ve yünden çorap yaparak Kuvva-i Milliye'ye
gönderirler.
Bir gün Deli Battal, İncili Mahallesinde
bulunan bir eve giderek bir kalıp sabun ister, sabunu alınca evin karşısındaki
çeşmede ayağından çıkardığı topuğu yırtık çorabını ve öküz derisinden yapılmış
çarığını köpürterek iyice bir yıkar, çorap ve çarığını elline alarak yalın ayak
doğru Askerlik Şubesi binasına gider. Yolda bir ayağı dizinden aşağı kesilmiş
bir Balkan Savaşı gazisi: "Deli Battal, senin yalın ayakla gezmen bizim
şerefimize dokunur, yanıma gel de sana bir çift çarık vereyim." der ama
Deli Battal cevap bile vermeden yoluna devam eder.
Askerlik Şubesi Binasına girerek kapalı
bir kapıyı çalarak içeri girer, o esnada Şube Reisi, Kaymakam, Jandarma
Komutanı ve Kuvva-i Milliye reisi gizli bir toplantı yapmaktadır, Deli Battal,
esas duruşa geçerek tekmil verir:
"Kuvva-i Milliye Karargahına Deli
Battal'dan selam olsun, Kuvva'cılar var olsun, Deli Battal hepinize kurban
olsun.. Duydum ki Mustafa Kemal'in askeri yalın ayakmış, çarığı da delikmiş,
Kuvva'cılara yardım için herkes bir şeyler yapıyor. Allah şahidimdir ki benim
malım mülküm yok. Size çoraplarımı getirdim,şimdi yıkadım, vallahi temizdir,
çorabımın topuğu azıcık deliktir ama çarığım sapa sağlamdır."
Deli battal, çorap ve çarığını teslim
ederken ağlamaktadır, göz yaşlarına hakim olamaz ve konuşmasına devam eder:
"Eskere alın desem, beni yazmayacağınızı biliyorum, Deli Battal'dan
Mustafa Kemal Paşa'ya selam olsun, gazanız mübarek olsun. Haydi bana
eyvallah." Deli Battal, odadan asker selamı vererek çıkar ve yalın ayak
sokaklarda dolaşmaya başlar. Yunan Ordusu Emirdağ'ı işgal edince Yunan
kuvvetlerini takip ederek öğrendiklerini ve gördüklerini gizlice Milli
Kuvvetlere bildirerek istihbarat elemanı olarak faaliyet gösterir. Türk Ordusu
1922 yılı Eylül ayının ilk günlerine Emirdağ'a girdiğinde Yunan Ordusunun gizli
silah depolarını komutanlara bildirir, Yunanlılar kaçarken Deli Battal'ı
yakalarlar ve kurşuna dizilerek şehit ederler.
Emirdağ'da dikilen heykelinde bir elinde çorabı diğer
elinde ise çarığı vardır,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder